Vergi Affı Uygulamaları

Vergi affı olarak bilinen uygulama, bir önceki 6736 sayılı Kanun uygulamalarına çok benzer düzenlemelerle tekrar hayatımıza girdi. Vergisini düzenli olarak ödeyen mükellefler haklı olarak bu duruma farklı bakarken, günümüz ekonomik şartlarında durumu bozulmuş olan mükellefler daha başka bir gözlükle baktılar.
Henüz kurumlar vergisi beyanları yeni bitti ve hepimiz biliyoruz ki vergisini düzenli ödeyen mükelleflere sağlanan haklardan faydalanma çok zor şartlara sahipken düzensiz ödeme ve hatta bilerek affı bekleyen faaliyetler bu durumdan tekrar kazançlı çıkacaklar. Kanunla belirtilen birçok şartı taşımış olan mükellefler sadece bir beyanın damga vergisini ödemeyi atladıkları için çok yüksek tutarlarda indirimlerini kaybettiler. Bu faydalanmalar büyük avantaj olarak gözükse de üç yıllığına kurumlar vergisine getirilen iki puanlık artış sonucunda indirimin çıktığı yıla göre nihai olarak kurumlar vergisi oranı artmış durumda.
Aftan faydalanacak olan mükelleflere dönersek, hatırlayalım ki 6736 ve 7020 sayılı Kanunlar ile getirilen düzenlemeler de çok ciddi faydalar sağlıyordu. Ancak unutmamak gerekir ki bu kadar yakın zaman önce borçlarını yapılandırmış olan mükelleflerin taksitlerini ödeyemedikleri izlenmektedir. Vergilerini ödeyemez durumda olan zor durumdaki mükelleflerin güncel borçlarını veya bozulan yapılandırma borçlarını ödemelerini bu kanun sağlayacak mıdır sorusu yerinde olacaktır.
Ayrıca vergi ve SGK borçlarının tek ve çift aylarda taksitlerinin alınması yerinde bir uygulama olsa da her iki kuruma da borcu olan mükelleflerin her ay taksit ödemeleri ve bunun yanında güncel borçlarını ödemeleri de gerekmektedir.
Yukarıda da açmaya çalıştığımız gibi ülkemizde vergisini düzgün ödeyen veya ödemeyen mükellef olmak da zor gözüküyor. Her ne kadar çıkarılan afların vergisini düzgün ödeyen mükellefleri üzdüğünü söylesek de bu durum aktif olarak önümüzde durmaktadır. Aşağıda sayacağımız konularda sorunları olan mükelleflerin kanunun yürürlüğe girmesi ile birlikte muhasebe yönetimi ile beraber beyanda bulunmalarında fayda bulunmaktadır.
Kısaca bizleri ilgilendiren af konuları;
- Kesinleşmiş alacaklara,
- Kesinleşmemiş veya dava safhasında olan alacaklara,
- İnceleme ve tarhiyat aşamasında bulunan vergilere,
- Matrah artırımına,
- İşletme kayıtlarının düzeltilmesi hususlarına değinecektir.
Düzgün bir yönetim ile var olan borçlar, bozulan yapılandırmalar, vergi inceleme riskleri, pişmanlıkla ve taksitle beyan, işletmede var olmayan kasa ve ortaklar cari rakamları, işletmede mevcut olduğu halde kayıtlarda yer almayan emtia/makine/teçhizat/demirbaşlar, kayıtlarda yer aldığı halde işletmede bulunmayan mallar; af kapsamında affa ve düzeltmeye tabi tutulabilecektir.
Özellikle kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulması halinde geçmiş yıllar zararlarının yarısından vazgeçilmesi, ayrıca değerlendirilmesi gereken bir konudur. Tabii ki bu faydalanmalardan sonra özellikle kredi kullanan işletmelerin bilançolarında meydana gelen bozukluklar nedeniyle kayıt yöntemi de mevzuata uygun olarak tarif edildiği şekli ile yönetimler tarafından ayrıca değerlendirilmelidir.
Diğer e-ticaret köşe yazılarını okumak için tıklayın.
E-ticaret Çağı Haziran sayısını ücretsiz okumak için tıklayın.