Gelecekte birçok fabrikada sadece robotları izleyen tek bir insan olacağını öngörmek hayalcilik olmayacaktır.
Geçen ayki yazımızda adını çokça duyduğumuz yeni teknolojileri sıralayıp bunlardan iki tanesini biraz daha incelemeye çalıştık: Algoritma ve analitik ile sürücüsüz araçlar. Bu yazımızda da bu teknolojilerin içinden insansız hava araçları (drones) ve robotları biraz daha detaylı anlamaya çalışalım
3. İnsansız Hava Araçları (Drones)
Öncelikle bu teknolojinin özelliklerini tanıyalım:
– Taşıma kapasiteleri genelde 5 kg’a kadardır. Bu kapasitenin 15 kg’a çıkarılabilmesi için çalışmalar sürmektedir.
– Uzun mesafeler gidebilmeleri için enerji depolama ünitelerinin büyümesi gerekmekte, bu da cihazın büyümesine sebep olmaktadır. Büyük bir cihazın en büyük problemi de kalkış ve iniş yapacağı yerin büyüklüğüdür. Uzun mesafe gidebilen drone’lar iniş yapabilmek için yaklaşık 2 metrekarelik düzgün bir alana ihtiyaç duymaktadırlar.
– Bu cihazlar belli bir rota üzerinden farklı adresleri dağıtmak yerine tek bir adres teslimatını gerçekleştirip sonrasında çıkış noktasına geri dönmek üzere kullanılmaktadır.
Tüm bu özellikleri ile drone ile dağıtım yapma projeleri şehir için teslimatları için değil, daha çok şehir dışında az nüfusun yaşadığı ve bu sebeple de sık teslimat yapılmasının efektif olmadığı yerler için daha uygun görünmektedir. Bu konu ile ilgili Amazon ve Domino’s Pizza’nın çeşitli çalışmalar geliştirdiğini biliyoruz.
Bu cihazların önündeki en büyük engellerden birisi de yasal mevzuat. Şu anda hiçbir ülkenin bu konudaki mevzuatı drone’ların ticari amaçla çalışacağı durumları öngörmediği için yasalarda boşluklar ve/veya uyumsuzluklar bulunmaktadır.
4. Robotlar
Sanayi 4.0 ile birlikte biliyoruz ki artık endüstrideki robot kullanımı gün geçtikçe artmaktadır. Fabrikalardaki düşük yetenek gerektiren işlerde düşük ücretle çalışan insanların yerine gerçek robotlar kullanılmaya başlandı. Gelecekte birçok fabrikada sadece robotları izleyen tek bir insan olacağını öngörmek hayalcilik olmayacaktır.
Depo yönetimi ve dağıtım operasyonlarında da robot kullanımı artmaktadır. Depo yönetimi için Amazon’un geçtiğimiz yıllarda 775 milyon dolar karşılığında satın aldığı Kiva System ve Hindistan’da bir start-up olarak kurulup sonrasında yatırım alan Grey Orange bunlara verilebilecek en güzel örneklerdir.
Dağıtım için geliştirilen AGV’lere Starship örnek olarak verilebilir. Buradaki temel amaç, depo ve dağıtım operasyonlarındaki en önemli masraf kalemi olarak görülen insan maliyetinden kurtulmaktır. Bu maliyet tasarrufu sonrasında maliyet tasarrufunun azaltılmasının yanı sıra, hız ve esnekliğin artması da hedeflenmektedir.
E-ticaretin konvansiyonel yöntemlerle yönetilen operasyonlarına (depo+dağıtım) bu gözle baktığımızda yeni gelişen teknolojilerin kullanımının yaygınlaşabilmesi için önümüzde daha 3-5 yıl gibi bir süreç olduğunu söyleyebiliriz.
Ancak şunu biliyoruz ki, teknolojilerin gelişim hızı eskiye göre çok fazla artmıştır. Bu sebeple planlarını bu gelişimlere uygun yapmayan şirketler rekabette zorluklar yaşayacak ve müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayamayacaklar.
Diğer e-ticaret köşe yazılarını okumak için tıklayın.
E-ticaret Çağı Haziran sayısını ücretsiz okumak için tıklayın.
You may also like
