Artırılmış ticaret e-ticaretin geleceği mi?
Sanal gerçekliğin hayatlarımıza büyük oranda entegre olması belki de çok uzun bir zaman alacak ya da hiçbir zaman gerçekleşmeyecek.
Teknoloji hiç öngöremediğimiz bir noktaya doğru gelişiyor, teknoloji konusunda isim yapmış birçok kişi teknoloji ile ilgili öngörülerinden bahsediyor. Fakat dijitalin geldiği noktada ne yazık ki bu öngörüler gerçeği yansıtamayabiliyor. Bunun en önemli nedeni artık teknoloji üretmenin geçmişe oranla çok daha kolay olması. Kickstarter gibi kitlesel fonlama siteleri sayesinde insanlar projelerini gerçekleştirmek için ihtiyaç duydukları bütçelere sahip olabiliyorlar. Bu sayede de aklımıza bile gelmecek ürün ve teknolojiler gün ışığına çıkabiliyor ya da kimsenin tahmin edemediği bir oyun çıkıyor ve bütün ezberleri bozabiliyor.
Sağda solda hep virtual reality, yani sanal gerçekliğin gelecek olduğu ve bu etkinin e-ticareti de vuracağı yazılıp çiziliyor. “Gelecek v-commerce, erken davranan kazanacak” sözcükleri dilden dile dolaşıyor. Peki bu görüş ne kadar gerçeği yansıtıyor? Virtual reality, ne kadar insanı büyüleyen bir teknoloji olsa da hala gerçek hayata uygulanabilirliği büyük bir soru işareti. Evet, bazı büyük firmalar şimdiden v-commerce ile ilgili deneylere başladılar, fakat sanal gerçekliğin hayatlarımıza büyük oranda entegre olması belki de çok uzun bir zaman alacak ya da hiçbir zaman gerçekleşmeyecek.
Pokemon GO ile augmented reality (AR), yani artırılmış gerçeklik bir çoklarımızın hayatına girdi. Çevremizden ve yaşadığımız hayattan soyutlanmadan, çevremizdekilerle fiziksel teması kesmeden sanal unsurlarla desteklenmiş bir gerçeklikte oyun oynadık. Son dönemlerde, dijitalin önde gelen isimleri tek bir ağızdan aynı şeyi söylemeye başladı, gelecek VR değil AR. VR şimdilik oyunlarda yaygınlaşmayı sürdürsün, AR bütün hayatımıza kolayca entegre edilebiliyor. AR sayesinde sokakta reklam panolarında gördüğümüz br tiyatro reklamı üzerinden telefonumuz aracılığı ile bilet alabiliyor, ya da evimize mobilya alışverişi yaparken ölçülerin tam olarak ihtiyaç duyduğumuz alana sığıp sığmadığını gerçek zamanlı kontrol edebiliyoruz.
Kerem Can Nasipoğlu’ nun köşe yazısının tamamını okumak için tıklayınız.